3 Haz 2009
AHMET PAŞA (15. yüzyıl)
XV. yüzyılda yaşamış olan Ahmet Paşa, dönemin konuşma dilini şiirlerine yansıtmış olmanın yanında bir devlet adamıdır. Fatih Sultan Mehmed’in hocası ve sohbet arkadaşıdır. Osmanlı Sarayı’nda görev yapmış vezirmliğe kadar yükselmiştir.
Şiirlerinin çoğunda aşk ve tabiat güzelliklerini işleyen şairin gözdelerinden birine aşık olduğu söylenir. Fatih Sultan Mehmed, Ahmet Paşa’yı çok sevmesine rağmen olan bitenden rahatsız olmuş, bu davranışı Saray gelenek ve göreneklerine hakaret saymış ve Ahmet Paşa’yı Yedi Kule Zindanlarına kapattırmıştır.
Yedi Kule Zindanlarında ölüm korkusuyla yaşamış olan şair, çok zor ve acı günler geçirir. Orada aklına bağışlanmak için bir kaside yazmak gelir. Ve ünlü kerem kasidesini yazar.
Ey muhit-i keremin katresi umman-ı kerem
Bağ-ı cud ebr-i kefinden dolu baran-ı kerem
.......
Ayağı toprağıdır cevher-i iksir-i hayat
Asitanı tozudur sürme-yi ayan-ı kerem
Açılır hulk-ı nesimiyle gül-i gülşen-i cud
Bezenir lütf-i zülaliyle gülistan-ı kerem
.........
Gün gibi saltanatın topu göğe ağsa ne ta’n
Sana sunuldu bu meydanda çü çevgan-ı kerem
Kul hata etse nola aff-ı şehinşah kanı
Tutalım iki elim kandayımış hani kerem
Ahmedim gam makası kesti dilim şem’ gibi
Sana ruşen diyemez halini sultan-ı kerem
Ahmet Paşa son arzusu olarak zindan görevlilerinden şiirin, padişaha ulaştırılmasını ister. Şiirden iyi anlayan, kendisi de şair olan Fatih Sultan Mehmed, kasidenin güzelliği karşısında duygulanır, yanındakilere “Böyle güzel şiirler yazabilen bir aşk adamına biz zarar vermemeliyiz” diyerek, şairi affeder.
Ahmet Paşa bundan sonra Saray’daki eski yerini alamaz. Bir rivayete göre de Fatih tarafından Tuti Hatun biriyle evlendirilmiştir.
muhit-i kerem:Cömertliği ile etrafı kuşatan
katre:Damla
umman-ı kerem:Cömertlik denizi
bağ-ı cud:Cömertlik bağı
ebr-i kef:Yağmur bulutu
baran-ı kerem: Cömertlik yağmuru
cevher-i iksir-i hayat:Hayat iksirinin özü
astan:Eşik
sürme-i ayan-ı kerem: Cömertlik meclisinin sürmesi
hulk-ı nesim: Rüzgarın tabiatı, huyu
gül-i gülşen-i cud: Cömertlik bahçesinin gülü
lutf-ı zülal: Soğuk, güzel suyun lutfu
gülistan-ı kerem: Cömertliğin gül bahçesi
ta’n: Yerme, ayıplama
ağsa:Yükselse , çıksa
çü:Çünkü
cevgan-ı kerem:Cömertlik değneği, bastonu
kanı:Hani
şem:Mum
ruşen:Açıkça
Bu bahsi, daha sonra Fatih’in de nazire yazdığı Ahmet Paşa’nın güzel bir dörtlüğü ile bitirelim:
Bizi hak etti heva yoluna sevda nidelim
Pay -mal eyledi bu zülfü seman-sa nidelim
Kul edinmezdi güzeller bizi illa nidelim
Vay gönül vay bu gönül vay gönül ey vay gönül..
hak:Toprak
heva:Heves, istek
pay-mal:Ayak altında kalmış, çiğnenmiş
zülf-i semensa:Sevgilinin yasemin kokulu saçı