3 Haz 2009

ŞEYHİ (15.yüzyıl)




Sultan I.Murad,Yıldırım Bayezid,Çelebi Mehmed ve II.Murad ‘ın padişahlıkları zamanında yaşamış olan Şeyhi, Iran’da hekimlik, tasavvuf ve hikmet tahsili yapmıştır.Osmanlı sarayında itibar görmüş, sonra Kütahya’ya dönerek bir aktar dükkanı

açmış,eczacılık ve hekimlik yapmıştır.Bilhassa göz hekimliği alanında büyük şöhret yapmış,Çelebi Sultan Mehmed’i iyileştirmiştir.Bu hadise üzerine padişah,şaire büyük

ihsanlarda bulunmuş,hususi doktoru tayin etmiş,Tokuzlar adındaki bir köyü Şeyhi’ye

tımar olarak vermiştir.Şeyhi,köye giderken,köyün eski sahipleri şairin yolunu keserler ve onu döverler.Şeyhi saraya geri döner ve halini anlatmak için “Harname” adlı mesneviyi yazar.Padişah da yol kesen köylüleri cezalandırır,şaire ihsanlarda bulunur.

Harname,hiciv türünün başarılı örneklerinden biridir.Şeyhi,bu eserinde ince bir mizah ile insani zaafları hicvetmiştir.Eserin kahramanı bir eşektir.Hakettiğinden fazlasını ister.Çayırda gördüğü ....lere özenir.Onlar gibi olmayı ister.Fakat bu hatasının sonunda kulaklarından ve kuyruğundan olur.

Hikaye şöyledir;



Bir eşek var idi zaif ü nizar

Yük elinden katı şikeste vü zar



Gah odundu vü gah suda idi

Dün ü gün kahr ile kısuda idi

.........

Arkasından alınsa palanı

Sanki it artığıydı kalanı



Birgün ıssı ider himayet ana

Yani kim gösterir inayet ana



Aldı palanını vü saldı ota

Otlayarak biraz yürüdü öte



Gördü otlatda yürür ....ler

Odlu gözler ü gerlü göğüzler

.........

Boynuzı bazısının ay bigi

Kiminün halka halka yay bigi

........

Var idi bir eşek firasetlü

Hem ulu yollu hem kisayetlü



Ol ulu katına bu miskin har

Vardı yüz sürdü dedi ey server

.........

Bugün otlakda gördüm ....ler

Gerüben yürür idi göğüzler



Yok mudur gökde bizim ıldızımız

K’olmadı yeryüzünde boynuzumuz

........

Böyle cevab verdi pir eşek

K’ey bela bendine esir eşek



Dün ü gün arpa buğday işlerler

Anı otlayıp anı dişlerler



Bizim ulu işimiz odundur

Od uran içimize o dundur

.........

Gezerek gördü bir göğermiş ekin

Sanki dutardı ol ekin ile kin



Yiyerek toydı karnı çağnadı

Yuvalandı vü biraz ağnadı



Çıkarır har çün enkerü’l-esvat

Ekin ıssına arz olur arasat



Ağaç elinde azm-i rah etdi

Tarlasını göricek ah etdi



Yüreği soğumadı söğmeg ile

Olımadı eşeği döğmeg ile



Bıçağını çekdi kodı ayruğunu

Kesdi kulağını vü kuyruğunu



Uğrayu geldi pir eşek nagah

Sordı halini kıldı derd ile ah



Batıl isteyü hakdan ayrıldım

Boynuz umdum kulakdan ayrıldım



Insanların imkanlar bakımından eşit olmadıkları,kiminin doğuştan imtiyazlı olduğu, kiminin ise ne yapsa yoksulluktan kurtulamadığı ana fikrinden hareketle şair şu mesajı verir:Herşeyin mutlaka bir bedeli vardır.


zaif:zayıf

nizar:zayıf,halsiz

katı:çok

şikeste:kırık

zar:ağlayan,inleyen

gah:bazen,kah

kısu:üzüntü

palan:eşeğe vurulan eğer

ıss:sahip

himayet:koruma

ana:ona

inayet:yardım,iyilik

odlu:ateşli

gerlü:gerili

firasetlü:anlayışlı,bilgin

bigi:gibi

kiyasetlü:akıllı,zeki

har:eşek

server:başkan,reis

ıldız:yıldız

dun:alçak

göğermiş:yeşermiş

toydı:doydu

çağnadı:şarkı söyledi

ağnadı:yattı

çün:çünkü

enkerü’l-esvat:seslerin en çirkini

arasat:mahşer yeri

azm-ı rah:yola çıkmak

ayrug:başkası

pir:yaşlı

nagah:ansızın

batıl:Hak olmayan